İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Nazmi Durbakayım, başta İstanbul olmak üzere ülkede 6.7 milyon civarında riskli konut olduğunu hatırlatırken, riskli konutların hızla dönüştürülmesi gerektiğini söyledi. Durbakayım, “Artık müteahhitlerin fazla metrekare hesabı yapmasından, arsa sahiplerinin ekstra avantaj sağlama ısrarcılığından vazgeçmesinin ne kadar elzem olduğu ortadadır. Bakanlık ve yerel yönetimler, müteahhitler ile arsa sahiplerini orta noktada buluşturacak yasalar ile donatılmalı. Konut sahipleri değişen ekonomik koşullara göre hazırlanacak sözleşmelerde can güvenliğini ön plana alacak şekilde fedakarlık yapmalıdır” dedi.
İZODER Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu, binaların su ve ısı yalıtımıyla korozyona karşı korunması gerektiğine vurgu yaptı. Eruslu, güvenli olmayan binaların vakit kaybetmeden kentsel dönüşüme tabi tutulmalarını; yeni binaların ise deprem gerçeğini göz önüne alıp mevzuatlara uygun şekilde projelendirerek inşa edilmesi zorunluluğuna dikkat çekti.
‘İzinsiz ilavelere dikkat’
Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği (ÇATIDER) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Şenal, hasarlı binalarda genelde niteliksiz malzeme ve uygulama ile taşıyıcı eleman donatılarının korozyona uğrayarak etkili kesitlerin küçülmesi sonucu betonda çatlama-dökülmeler oluştuğunu söyledi. Şenal, “Yapının en önemli bölümlerinden biri olan çatının dayanıklılığı, depremde hayat kurtaran bir unsur haline gelebilir. Milyonlarca yapıda standartlara uygun olmayan çatı bulunduğunu öngörüyoruz” dedi. Şenal, çatılarda bilinçsizce ve izin alınmadan yapılan ilavelerin büyük tehlike oluşturduğuna dikkat çekti.